Tarihte Bugün; İstanbul’un Fetih edildi. Geçmişten günümüze pek çok medeniyetin gözünü diktiği, stratejik ve kültürel açıdan büyük öneme sahip İstanbul, 29 Mayıs 1453’te II. Mehmet komutasındaki Osmanlı ordusu tarafından fethedildi. Bu olay yalnızca Bizans İmparatorluğunun sonunu değil, aynı zamanda Orta Çağ’ın kapanıp Yeni Çağ’ın başlangıcını da simgeledi. İstanbul’un fethi, Fatih Sultan Mehmet’e sadece yeni bir unvan değil, imparatorluk vizyonunun kapılarını da açtı.

29 Mayıs İstanbul’un Fethi: İki Kıtayı Birbirine Bağlayan Şehir İstanbul Kaç Kez Fetih Edildi ?

İstanbul, tarihin her döneminde önemini korumuş ve özellikle Constantinus tarafından Doğu Roma’nın başkenti olduktan sonra önemi daha da artmış bir şehirdir. İki kıtayı birbirine bağlayan, Karadeniz’in kuzeyindeki devletlerin, özellikle Rusya’nın, Akdeniz’e yani sıcak denizle bağlantısını sağlayan ve ticaret açısından önemli olan bu şehir birçok kez ele geçirilmeye çalışılmıştır.

Osmanlılar, II. Mehmet’ten yani Fatih Sultan Mehmet’ten önce İstanbul’u birçok kez kuşattı. Yıldırım Bayezid ve II. Murad İstanbul kuşatmalarına ağırlık verse de dönemlerinde yaşanan diğer olaylar yüzünden kuşatmayı kaldırmak zorunda kalmışlardı.

II. Mehmet, 18 Şubat 1451 tarihinde tahta çıktı. Hıristiyanlığın ilk başkenti olan İstanbul, Fatih Sultan Mehmet’in birincil hedefi haline geldi. Anadolu’daki Karaman Beyliği’nin çıkardığı problemleri çözdükten sonra Batı’ya yöneldi. Karaman seferinden sonra Edirne’ye gelen II. Mehmet muhtemelen fetih için gerekli hazırlıklara burada başladı. Öncelikli olarak şehrin dışarıdan yardım almasını engellemek istedi. Bunun için Zağanos Paşa 1452 başlarında Anadolu Hisarı’nı güçlendirmeye başladı ve 1452 Ağustos’unda Rumeli Hisarı (Boğazkesen) inşa edilmiştir. Böylelikle Karadeniz’le Bizans’ın iaşe ve ikmal bağlantısı kesilmesi amaçlanmıştır.

II. Mehmet Bizans İmparatoru XI. Konstantinos

Ardından II. Mehmet, Bizans İmparatoru XI. Konstantinos’tan kenti teslim etmesini isteyerek resmen savaş ilanında edilmiştir. Fakat Sadrazam Çandarlı Halil Paşa, savaş dolayısıyla Avrupa’da yeni bir Haçlı Seferi kuvveti oluşturulacağını düşünüyordu. Ayrıca tahta çıkan genç ve tecrübesiz padişahın böyle bir tehdidi ortadan kaldırabileceğini düşünmüyordu. Bazı uç beyleri de İstanbul fethedildikten sonra devletin merkezi Edirne’den İstanbul’a taşınacağı için Edirne merkezli gaza ve akın faaliyetlerinin son bulacağını ve Osmanlı Devleti’nin denizciliğe yöneleceğini düşünüyorlardı.Bütün bunların yanı sıra İstanbul’un fethinin kıyamet alametlerinden biri olduğuna dair kuvvetli bir inanç da vardı. 

II. Mehmet’in, Edirne’de topladığı bir meşveret meclisinde herkes bir fikir ortaya attı. Sadrazam Çandarlı Halil Paşa padişahı fetihten vazgeçirmeye çalışırken Zağanos ve Şehabeddin Paşalar padişahı fethe teşvik etti. II. Mehmet de fetihte kararlılık gösterdi.

Bu sırada Bizans imparatoru Batı’dan yardım almak için birtakım teşebbüslerde bulunmuştur. Kardinal Isidore komutasındaki küçük bir Napoli okçu birliği İstanbul’a gelmiştir. Ocak 1453’te de Giovanni Guistiniani-Lungo komutasında 700 askerden oluşan bir birlik İstanbul’a gelmiştir.

Tarihte Bugün İstanbul Kuşatması

İstanbul surlarında Osmanlı kuşatmasına karşı koyabilecek asker sayısı 8.000-9.000 dolaylarına erişti. Üstelik şehir halkının yardımıyla savunmaya katılanların sayısı 30.000’e yaklaştı. Ayrıca Orhan Çelebi de kendine bağlı 100 kişilik Türk birliğiyle savunmaya katkıda bulunarak orduya destek olmuştur. Osmanlı ordusu ise 70.000 civarındaydı. Osmanlı’ya yardım olarak Sırp despotu 1500 kişilik lağımcı (maden grubu) gönderdi.

İstanbul kuşatması 6 Nisan 1453 tarihinde Macar top ustası Urban tarafından dökülen devasa toptan yapılan atışla başladı. 11 Nisan’da çeşitli boylarda toplardan oluşturulan batarya sistemi de etkili bir şekilde kullanılmıştır. 145 gemiden oluşan Osmanlı donanması, Haliç’in ağzını koruyan zincire saldırı düzenledi. İlk büyük taarruz 18 Nisan 1453 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Osmanlılar bu taarruzda surlara hücum ederken yürüyen kuleler de kullandılar. Ancak bu taarruz başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Bu başarısızlık Osmanlı ordusunun maneviyatını bozmaya başlamıştır.

20 Nisan’da üç Ceneviz ve bir Bizans gemisi Haliç önlerindeki Osmanlı ablukasını yarıp İstanbul’a yardım ulaştırdı. Bu da Osmanlı askerlerinin üzerinde olumsuz bir etki yaptı.

II. Mehmet, ordudaki olumsuz havayı dağıtmak için önceden hazırlanmış planını devreye soktu. 22 Nisan 1453 tarihinde Beşiktaş-Kabataş arasında kalan ufak bir koydan Kasımpaşa’ya uzanan vadide veya Eyüp karşısına uzanan kesimde altmış gemi yürütülerek Haliç’e indirilmiştir. 28 Nisan’da Venedikli Amiral Giocomo Coco, Osmanlı gemilerini yakma girişiminde bulundu ancak yenilgiye uğrayıp Haliç sularına gömülmüştür.

Tarihte Bugün, 29 Mayıs İstanbul’un Fethi: Son Darbe

Osmanlı ordusu 6 Mayıs’ta, Topkapı ve Edirnekapı arasındaki surları hedef olarak seçti. Bu esnada bir Macar elçisi ordugaha gelerek kuşatmanın devam etmesi halinde Haçlı ordusunun yola çıkacağını söyledi. Osmanlı komutanları bu habere aldırış etmediyse de orduda telaşa kapılmıştır. Aynı zamanda Bizanslılar Osmanlı ordusu içine adam sokarak Haçlıların yola çıktığı haberini yaymaya başladı.

Artık son darbeyi vurma zamanı geldiğini düşünen II. Mehmet 29 Mayıs’ta genel ve son bir hücum başlattı. Osmanlılar üç dalga halinde taarruza geçti. Giovanni Guistiniani-Lungo ağır yaralandı ve savunma hattı çöktü. Topkapı surları ve buradaki yüksek kule, ağır topçu ateşi ve lağımcıların kulenin altına yerleştirdiği barut fıçısının patlatılması sonucunda yıkılmıştır. Osmanlılar açılan gedikten içeri girdi. Bizans İmparatoru XI. Konstantinos, Yedikule civarında öldürülmüştür. II. Mehmet 29 Mayıs 1453 tarihinde öğle üzeri İstanbul’a girdi. Bu fetihle kendisine “Fatih” ünvanı verilmiştir. Fatih Sultan Mehmet, şehri yağmalayanları ikinci gününde durdurdu ve şehri tamir etmeye başladı. Çünkü onun için devletinin yeni merkezi burası olacaktı,

Tarihi değiştiren bu büyük zafer, sadece bir şehrin değil, bir çağın kapılarını da araladı. II. Mehmet artık “Fatih” olarak anılacak, İstanbul ise yüzyıllar boyunca Osmanlı İmparatorluğu’nun kalbi olacaktır. Tarihte Bugün: 29 Mayıs İstanbul’un Fethi, yalnızca bir askeri başarı değil, aynı zamanda bir medeniyetin yükselişinin de simgesidir.