Bir Yudum Kahve

Bir yudum kahve, sabah rutinlerinin vazgeçilmezi, olmazsa olmazı, uyanır uyanmaz aklımıza gelen ilk şey; kahve. Kimimiz için hızlıca güne başlamak, kimimiz içinse kendine gelmenin en keyifli bahanesi. İçimiyle insanı dinçleştiren, kokusuyla bile moral veren kahve, yıllar içinde yalnızca bir içecek olmanın çok ötesine geçti. Artık sabahları sadece sıcak değil, soğuk kahveyle başlayanlar da çoğaldı. Buzlu bir latte ile işe yetişenler, evde filtre kahve makinesinin başında sabah ritüelini yaşayanlar… Herkesin kahveyle kurduğu bağ bambaşka. Kimisi iki lafın belini kırarken elinde kahvesini tutar, kimisi de tek başına kitap okurken yudumlar. Hatta bazılarına göre kahve içme biçimi, adeta bir statü göstergesi haline geldi.

Bir Yudum Kahve İçin Gidilen Mekanlar

Benim için kahve sadece bir içecek değil, aynı zamanda bir duygu taşıyıcısı. Sabahları vazgeçilmez tercihim iki fincan mis gibi Türk kahvesi. Bir de İzmir’deysem, turuma Kemeraltı‘ndan başlarım. Kızlar Ağası Hanı’nda fincanda pişen çifte kavrulmuş kahveyle birlikte gelen lokumun tadı damakta kalır. O ortam, tarih ve kahvenin birleştiği eşsiz bir deneyim. Ankara’da ise Hamamönü’nün taş sokaklarında kumda pişen kahvenin kokusu çocukluk anılarımı canlandırır. Pikniğe ya da kampa gittiğimdeyse, közde pişen kahvenin lezzeti başka hiçbir şeyle kıyaslanamaz. Her yudumda doğayla ve geçmişle bir bağ kurarım.

Kültürümüzün Bir Parçası: Türk Kahvesi

Türk kahvesi yalnızca bir içecek değil; sohbetin, paylaşımın, geleneklerin içinde yer alan bir kültür unsuru. Hele o fincanı kapatıp fala bakma anı yok mu.! Neşeyi, merakı ve dostluğu bir arada yaşatan özel bir an. “Fala inanma, falsız da kalma” diyerek kahveyle birlikte geleceğe dair tatlı umutlar besliyoruz. Ayrıca Türk kahvesi, dünyada şekerle birlikte pişirilen tek kahve türü. Şeker kullanmıyor olsanız bile, az şekerli tercih etmeniz tadının dengesi açısından önemli. Çünkü o hafif tatlılık, kahvenin ruhunu yansıtır.

Baharatlı ve Sütlü Alternatif: Dibek Kahvesi

Günümüzde bilgiye olduğu gibi yöresel lezzetlere de erişim kolaylaştı. Bu da beraberinde kahve çeşitliliğini getirdi. Dibek kahvesi, Türk kahvesinden sonra en çok tercih edilen alternatiflerden biri. Baharatlarla ve sütle harmanlanan bu kahve, damla sakızından hindistan cevizine, salep ve kakuleye kadar çeşitli aromalarla zenginleştiriliyor. Tokluk hissi vermesi, sindirimi kolaylaştırması, hatta cilde iyi gelmesi gibi özellikleriyle de dikkat çekiyor. Dibek kahvesi içtiğinizde yalnızca bir lezzet değil, aynı zamanda ruhu ve bedeni şımartan bir deneyim yaşıyorsunuz.

Kafeinsiz Tercih: Menengiç Kahvesi

Menengiç kahvesi ise bambaşka bir hikâyeye sahip. Fıstık ağacının bir türü olan Pistacia terebinthus’un meyvesi kavrularak hazırlanıyor ve en güzeli de tamamen kafeinsiz olması. Bu özelliği sayesinde, kafeine karşı hassasiyeti olanlar için güzel bir alternatif oluşturuyor. Aroması hafif ama kendine has. Bir kez deneyince damağınızda bıraktığı doğal ve topraksı tatla sizi etkisi altına alacaktır. Üstelik sağlık açısından da birçok faydası vardır, özellikle mide dostu olmasıyla bilinmektedir.

Ritüelleriyle Özel Bir Lezzet: Mırra

Ama benim asıl ilgimi çeken, sert içimi ve görkemli ritüelleriyle Mırra. Genellikle Güneydoğu Anadolu’da içilen bu kahve, yemeklerden sonra hazmı kolaylaştırması amacıyla ikram edilmektedir. Fakat onu özel kılan sadece lezzeti değil, etrafında gelişen sosyal kurallar. Mırra içilen bir ortamda fincanı uzatıp tekrar doldurtursanız sorun yok, ama fincanı masaya bırakırsanız, söylentiye göre ya ikram edene altın vermeniz ya da düğününü yapmanız gerekir! Fincanı çevirmeden iade edemezsiniz; bu hareket, ikramı kabul etmediğinizi ifade eder. Belki de bu ritüeller yüzünden her yerde yaygın değil ama deneyimleyenler için unutulmaz bir kahve anısı.

Bir Yudum Kahve ve Kırk Yıllık Hatrı

Elbette değinemediğimiz daha pek çok kahve türü ve lezzeti var dünyada. İtalya’nın espressosu, Fransa’nın café au lait’si, Etiyopya’nın kökeniyle köklü kahve törenleri. Belki onları da bir başka yazımda anlatırım. Ama son olarak şunu unutmamak gerek; kahve, sadece bir içecek değil, bir dostluk vesilesidir. “Bir fincan kahvenin kırk yıl hatrı vardır” sözü boşuna söylenmemiş. Kahveyi, sizin için özel olan insanlarla içmeye özen gösterin. Çünkü kahve, hatırlı kişilerle içildiğinde daha da güzelleşir.

Afiyetle, tüm okurlarıma gelsin o zaman.