Biriktirmek, kimi zaman bir içgüdü, kimi zaman bir tutkudur. Peki koleksiyonerlik doğuştan gelen bir yönelim midir yoksa zamanla gelişen bir alışkanlık mı? Bunun herhangi bir kıstası var mıdır? İç güdüsel genetik aktarımla mı gelir yoksa zamanla mı oluşur? En azından sorulardan birinin cevabını biliyorum. Koleksiyonerlik, içgüdüsel olarak gelir. Daha çocukluğumda pikniğe ya da deniz kenarına gittiğimde taşları ya da deniz kabuklarını toplardım. Yanımda taşır gözüm gibi bakardım, sonra kaybederdim ama olsun, o bulmanın verdiği heyecan sarardı beni.

Koleksiyonerlik: Mektuplar, Pullar ve Kaybolan Değerler

Büyüdükçe daha farklı koleksiyonlara doğru evrilmeye başladım. Gençliğimizin popüler kolleksiyonculuğu “o zamanlar her gencin evinde bulunan bir heves belki” pul kolleksiyonu sahibi olmaktı. Hakikaten eskiden mektup yazar, kart atardık sevdiklerimize. Bu alışkanlık teknolojinin bizden çaldığı güzel anılardan, değerlerden biri bence. Özenerek o mektubu yazarken, kağıda akan o duygular, özlemler, heyecanlar ve özenle zarfa konularak gönderilen ve arkasından heyecanla cevabın beklendiği mektuplar. O dönemin mektup arkadaşlığı bugünün sosyal medya arkadaşlığına dönüştü. Her kolleksiyonun kendi özelliği ve düzeni vardı. Mesela pullar benim tarzımdır. Her ülkeden en az 1 pulun bulunduğu ve hala sakladığım bence güzel bir koleksiyon. Benim için en değerlileri zarfların üstünden söktüğüm pullardı. Bana göre kolleksiyonerlik para ile alınan birsey olmamalı, çünkü hatıra biriktirmenin mutlu eden bir yanı vardır.

Herkesin Bir Koleksiyonu Vardır

Doğal taşlar, antikalar, plaklar ve daha nice çeşitleri var kolleksiyonların. Ütopik bir yanı vardır mesela, karşımdaki kişinin ilgisi yoksa sıradan karşılıyor. Veya ilgisi o alanda hiç yok ama bu insanın içinde fırtınalar yaratan bu his nasıl ortaya çıkıyor. Belki daha de doğuşundan itibaren başlar. Aynı durum tabi o insanların ilgi alanlarına bizim kayıtsız kalmamız gibi farklı durumlarda farklı heyecanlar yaşıyoruz.

Kolleksioynerlik acaba sahiplenme duygusundan mı geliyor. Yoksa nadide bulunan bir şeye sahip olma duygusu mu tetikliyor? Bence bu kadar basit değil ama verilen değer paha biçilmez. Şimdi durup düşündüğümüzde hayatında hiç koleksiyon yapmamış insan var mıdır? Çok büyük bir şey olmasına gerek yok, belki kalem, belki anahtarlık ama değer verdiği ve gördükçe mutlu eden heyecan veren, belki de denizin derinlerinden çıkarttığı, topladığı mercanlar ya da hazineler, o kadar çok çeşit sayabilirim ki bence hepsi değerli.

Sonuçta ister pul ister plak ister antika olsun, o içimdeki ateşin sönmeyeceğini biliyorum. Ve yeni heyecan verici parçaları toplamaya, koleksiyon haline getirmeye devam edeceğimi biliyorum. Sizin için en değerli koleksiyon nedir? Ben yapabilsem antika araçlar olurdu, umarım bir gün ona da başlarım.