Evrenin en gizemli oluşumları arasında yer alan yıldız doğumevleri, bilim insanlarının uzun zamandır merceğinde. Bu bulutsular, yalnızca yeni yıldızların doğumuna sahne olmakla kalmaz. Aynı zamanda evrenin derinliklerine dair pek çok bilinmeyeni aydınlatacak sırlar da barındırır. Şimdi ise, insanlık bu yapıları her zamankinden daha yakından inceleme fırsatına sahip. Çünkü dünyanın en büyük teleskobu, yeni görüntülediği bulutsu sayesinde kozmik keşiflerde çığır açıyor. ABD destekli Vera C. Rubin Gözlemevi, ilk gözlem serisinde gökyüzüne yönelttiği devasa dijital kamerasıyla müthiş bir görüntü yakaladı. Halk arasında “Pamuk Şeker Bulutsusu” olarak anılan Trifid Bulutsusu’nu eşsiz bir ayrıntıyla görüntülemeyi başardı. Bu çarpıcı keşif, “Kozmik Trifid Bulutsusu Görüntülendi” başlığıyla bilim dünyasında büyük yankı uyandırdı.

Gözlemevinin çarpıcı görüntülerden biri ise halk arasında “Pamuk Şeker Bulutsusu” olarak anılmaya başlanan Trifid Bulutsusu. Parlak pembe ve mavi tonlarıyla adeta kozmik bir tabloyu andırmaktadır. Bilim insanlarına göre yıldızların doğumuna dair yeni ipuçları da taşıyor. Üstelik bu görüntüler, şimdiye kadar elde edilen en yüksek çözünürlüklü Trifid kaydı olma özelliğini taşıyor.

Kozmik Trifid Bulutsusu İlk Kez Bu Kadar Yakından Görüntülendi

Resmî bilinen adıyla Trifid Bulutsusu, Dünya’dan yaklaşık 5.000 ışık yılı uzaklıkta bulunmaktadır. Aynı karede yer alan Lagün Bulutsusu ise 4.000 ışık yılı uzaklıkta. Ayrıca Trifid’in hemen yanında, Yay (Sagittarius) takımyıldızında konumlanmaktadır.

Gözlemevi tarafından paylaşılan videoda, bu iki bulutsu daha önce hiç görülmemiş bir ayrıntı seviyesiyle sunuluyor. Söz konusu kompozit görüntü, gözlemevinin dev kamerasıyla elde edilmiştir. 7 saatlik süre içinde alınan 678 farklı pozun birleştirilmesiyle oluşturuldu.

Teleskop, Evrenin Karanlık Sırlarını Aydınlatmayı Hedefliyor

Vera C. Rubin Gözlemevi’nin asıl görevi ise 2025 yılı içinde başlayacak. Teleskop, önümüzdeki 10 yıl boyunca her gece gökyüzünü tarayarak karanlık madde, karanlık enerji ve evrenin erken dönemlerine dair hâlâ gizemini koruyan birçok kozmik fenomeni araştıracak.

Ulusal Bilim Vakfı’nın (NSF) başkan vekili Brian Stone yaptığı açıklamada, “Rubin Gözlemevi, tarihteki tüm optik teleskoplardan daha fazla veri toplayacak. Bu olağanüstü bilimsel tesis sayesinde evrenin gizemlerini, karanlık madde ve karanlık enerjiyi daha yakından keşfetme şansımız olacak,” ifadelerini kullandı.

Gözlemevinin gökyüzünü 10 yıllık bir süre boyunca her gece tarayarak karanlık madde, karanlık enerji ve evrenin erken dönemlerine dair yeni bilgiler sunması da hedeflenmektedir. Bu, uzay araştırmalarında yeni bir çağın başlangıcı anlamına geliyor. Aynı kapsamda, daha önce Bennu Asteroidinden Alınan Numuneler adlı yazımızda aktardığımız üzere, NASA’nın OSIRIS‑REx uzay aracı dünya dışı materyalleri Dünya’ya getirerek gezegenimizin oluşumuna ve yaşamın kökenine ışık tutmaya çalışıyor. Rubin Gözlemevi’nin bu yeni görüntüleri de, evrenin hikayesini anlatan büyük yapbozda yeni bir parça olarak karşımıza çıkıyor.