Yeni bir araştırmaya göre, ABD’de glütensiz ürünler, glüten içeren alternatiflerine kıyasla daha pahalı olmasına rağmen genellikle daha az protein, daha fazla şeker ve kalori içeriyor. Araştırma, “Plant Foods for Human Nutrition” dergisinde yayımlandı. Özellikle glütensiz ürünlerin sağlık açısından düşünüldüğü kadar faydalı olmayabileceğini ortaya koydu.

Glütensiz ürünler, kilo kontrolü ve diyabet yönetimi gibi nedenlerle tercih edilmektedir. Ancak araştırmaya göre glütensiz ürünlerin aslında bu konularda sağladığı faydalar abartılmış olabileceği söylenmektedir. Günümüzde birçok glütensiz ürün, lif, protein ve temel besin öğeleri bakımından eksik kalıyor. Üreticiler bu eksiklikleri takviyelerle gidermeye çalışmaktadır. Ancak glütensiz gıdaların işlenme sürecinde kullanılan lif takviyeleri, protein sindirimini zorlaştırabilmektedir.

Öte yandan, glütensiz ürünlerin genellikle daha fazla şeker içerdiği bilinmektedir. Bunlar uzun vadede yüksek vücut kitle indeksi (BMI) ile besin eksikliklerine yol açabileceği belirtilmektedir.

Glütensiz Ürünler Daha Pahalı
Glütensiz Ürünler Daha Pahalı

Glütensiz Ürünler Daha Pahalı: Glütensiz Ürünler Lif ve Besin Değerleri Açısından Yetersiz

ABD’de glütensiz ürünler, glüten oranı milyonda 20 parçadan az olan gıdalar olarak tanımlanmaktadır. Bu ürünler genellikle buğday, çavdar, arpa ve bazen yulaf içermemektedir. Ancak bu tahıllar, arabinoksilan yönünden oldukça zengin ürünlerdir. Arabinoksilan özellikle bağırsak sağlığına katkı sağlayan ve kan şekerini düzenlemeye yardımcı olmaktadır.

Çalışma, glütensiz ürünlerin hem yüksek protein ve lif içeriği hem de düşük karbonhidrat ve şeker seviyelerini bir arada sağlamasının zor olduğunu vurgulamaktadır. Ancak, glütensiz tohumlu ekmekler, üreticilerin lif eksikliğini gidermek için amarant ve kinoa gibi sahte tahıllar kullanması sayesinde 100 gramda 38,24 gram lif içeriğiyle dikkat çekmektedir.

Bununla birlikte uzmanlar, bu iyileştirmelerin üreticiye ve bölgeye bağlı olarak değiştiği belirtilmektedir. Örneğin, İspanya’daki glütensiz ürünlerin lif içeriği, glüten içeren ürünlere kıyasla daha düşük bulunmuştur.

Glütensiz Beslenme Moda mı, Gerçekten Gerekli mi?

Glütensiz diyet, günümüzde “organik” gibi bir moda akımına dönüşmüş durumdadır. Aslında, glütensiz beslenme, çölyak hastaları ve buğday alerjisi olan kişiler için tıbbi bir zorunluluktur. Ancak, pek çok kişi glütensiz beslenmeyi yalnızca sağlık açısından faydalı olduğu düşüncesiyle veya bir trend olduğu için tercih etmektedir.

2024 itibarıyla küresel glütensiz ürün pazarı 7,28 milyar dolar olarak değerlendirilmektedir ve 2032’ye kadar 13,81 milyar dolara ulaşması beklenmektedir. ABD pazarının ise 5,9 milyar dolarlık paya sahip olduğu tahmin edilmektedir.

Araştırmaya göre, ABD’de nüfusun yaklaşık %25’i glütensiz ürünler tüketiyor. Ancak, gerçekte sadece %6’sı çölyak dışı buğday hassasiyeti yaşıyor. Çölyak hastalarının oranı %1 civarında ve buğday alerjisi olanlar ise daha düşük bir yüzdede kalıyor.

Bu veriler, glütensiz ürünlerin gerekliliği ve sağladığı faydalar hakkında daha bilinçli kararlar alınması gerektiğini gösteriyor.

Kaynak: Many gluten-free foods are high in calories and sugar, low on fiber and protein, and they cost more − new research