Kraliçenin Gizlenen Kuzenleri

İngiliz Kraliyet Ailesi’nin ihtişamlı tarihinde pek bilinmeyen, karanlıkta kalmış trajik hikayeler de yer alıyor. Bunların başında ise, “Kraliçenin Gizlenen Kuzenleri” olarak anılan Katherine Juliet Bowes-Lyon ve Nerissa Jane Irene Bowes-Lyon’un acı dolu yaşam öyküsü geliyor. Zihinsel engelleri nedeniyle daha çocuk yaşta toplumdan ve ailelerinden izole edilen bu iki kız kardeş, uzun yıllar boyunca sessizlik duvarları ardında unutuldular.

Katherine ve Nerissa Bowes-Lyon’un Trajik Hikayesi

Aile Bağları Güçlü, Bağlantılar Kopuk

Katherine ve Nerissa, John Herbert Bowes-Lyon ile Fenella Hepburn-Stuart-Forbes-Trefusis’in kızları olarak dünyaya geldi. Babaları, Kraliçe II. Elizabeth’in annesi olan Leydi Elizabeth Bowes-Lyon’un kardeşiydi. Bu kan bağı, kız kardeşleri doğrudan Britanya Kraliyet Ailesi‘nin en yakın çevresine yerleştiriyordu. Ancak kader, onların bu soylu unvanla anılmasını değil, sessizlik içinde bir yaşam sürmelerini yazdı. Dışarıdan bakıldığında asil ve zengin bir ailenin üyeleri olan Katherine ve Nerissa, gerçekte kaderin en ağır yüklerinden birini taşıdılar.

Kuruma Yerleştirildiler, Unutuldular

Nerissa 18 Şubat 1919’da, Katherine ise 4 Temmuz 1926’da doğdu. Kız kardeşler çocukluk yıllarını İskoçya’daki aile malikânesinde geçirdi. Babalarının 1930’daki ani vefatının ardından daha da yalnızlaştı. Annesi Fenella, 1941 yılında, kızlarını Surrey’deki Royal Earlswood Institution for Mental Defectives adlı bakımevine yerleştirdi. Ardından o dönemin tıbbi anlayışıyla, ikisi de “embesil” olarak etiketlendi. Konuşma güçlükleri nedeniyle ne eğitim alabildiler ne de aile toplantılarına katılabildiler. Böylece kurumun soğuk duvarları, onların yeni evi oldu. Ve o günden sonra ailenin ihtişamlı salonlarına ise bir daha adım atmadılar.

1987’de Patlayan Skandal

Bu trajik gerçek uzun yıllar boyunca kamuoyundan gizlendi. 1987 yılında Burke’s Peerage adlı soyluluk rehberi, kız kardeşleri yıllar önce ölmüş gibi listeleyince büyük bir skandal patlak verdi. Oysa gerçekte Nerissa, 1986’da 66 yaşında hayata gözlerini yummuştu; Katherine ise hâlâ yaşamını sürdürüyordu. Bu haber, Britanya basınında büyük yankı uyandırdı ve Kraliyet Ailesi, kamuoyunun sert eleştirilerine maruz kaldı. Kraliyet soyunun onurunu korumak için gerçeği örtbas ettikleri iddiaları, kamu vicdanını derinden yaraladı.

Kraliçenin Gizlenen Kuzenleri Belgeseller ve Dizilerle Gündemde

Katherine ve Nerissa’nın trajedisi, 2011 yılında Channel 4 televizyonunda yayınlanan The Queen’s Hidden Cousins adlı belgeselle geniş kitlelerin dikkatini çekti. Ayrıca 2020’de Netflix’in popüler dizisi The Crown’un dördüncü sezonunda dramatize edilerek ekrana taşındı. Dizide anlatılan sahneler, geniş çapta ses getirirken Kraliyet çevrelerinden bazı detayların kurgu olduğu yönünde açıklamalar geldi. Ancak hikayenin özü, Kraliyet Ailesi’nin yıllarca sustuğu bir gerçek olarak zihinlerde kaldı.

Kraliçenin Gizlenen Kuzenleri: Yalnızlığın içinde Sessiz Hayat, Sessiz Ölüm

Nerissa Bowes-Lyon’un cenazesine yalnızca bakımevi personeli katılmıştır. Bu durum olayın trajik boyutunu bir kez daha gözler önüne serdi. Aileden hiçbir üst düzey temsilcinin cenazede bulunmaması, eleştirilerin odak noktası haline geldi. Katherine ise 2014 yılında 87 yaşında hayatını kaybetti. İkili, aileden yalnızca yıllık küçük ödemeler dışında anlamlı bir maddi ya da manevi destek almadı. Bakım süreçleri tamamen kurum ve devletin sorumluluğunda yürütüldü. Sessizce yaşadılar ve sessizce aramızdan ayrıldılar.

Kraliyet Ailesinin Görünmeyen Yüzü Kraliçenin Gizlenen Kuzenleri Katherine ve Nerissa Bowes-Lyon

Bu olay, Britanya Kraliyet Ailesi’nin zihinsel engelli bireylere yönelik geçmişteki yaklaşımını sorgulatan önemli bir dönüm noktası oldu. Katherine ve Nerissa Bowes-Lyon kardeşlerin hayatı, sadece bireysel bir aile trajedisi değil; aynı zamanda sınıf, utanç ve dışlanma üzerine derin toplumsal bir tartışma başlattı. Kraliyet ailesinin ışıltılı imajının ardındaki bu karanlık gerçek, bugün hâlâ toplumun hafızasında derin izler bırakıyor.